Selam, ben Murat. 30 yaşındayım. Bu siteyi uzun bir süreden beri takip ediyorum. Bazı hikayeler, “Aynısı benim de başıma geldi!” dedirtiyor. Bu hikayem bir hafta önce gerçekleşti ve halen biraz şaşkınlık kaldı. Birkaç sene evvel bir sevgilim vardı. Çok sevişmezdi benimle, yatağa girmekten kaçardı. Nedenini söylemezdi, ama bir sorun olduğunu düşünmeye başlamıştım bile. Bir gün bir barda onu bir erkekle samimi bir şekilde yakaladım. İçkinin de verdiği rahatlıkla herkesin ortasında bana, “Kala kala senin gibi göbekli birine mi kaldım!” dedi. O gün ipler koptu. Sinirimi çıkaracak birşey bulamıyordum. Nihayetinde, yakın dövüş sporuna başladım. Neyse ki hocamız sinirimi alıp götürecek, huzur bulmama yardımcı olacak kadar iyi bir hocaydı…
14 aydır bu sporla hem göbekten, hem de öfkelerimden kurtuldum. Gerçi öfkelenince kimseye zarar vermem, zararım kendime olur hep. Yine de bu spora çok inanıyorum ve hergün çalışıyorum. Genellikle evde çalışmak zorundayım, Makivara (vuruş çalıştığım tahta manken) ile bir saat tekrar yapıyorum, her zaman salona gitmeye fırsatım olmuyor tabii ki. Gürültüyü engellemek için tedbir almıştım, ama yeterli olmamış! Tam çalışırken kapı çaldı. Açınca, benden 10 cm kısa, 1.70 boylarında, inanılmaz güzel bir kız karşıma çıktı, sinirden kudurmuş:
– Ya manyak mısın, bu ne biçim bir gürültü, hasta mısın? Biraz düşünür insan!
– (Sert ve tok bir sesle) Bir sorun mu var? (Bu arada üstümde yırtık tişört altımda boxer şort var.)
– Gürültüyü biraz daha azaltamazmısın? Çok ses geliyor da!
– (Gülümseyerek) Tamam sorun değil!
Kıza aniden sert çıkınca kafası karışmıştı. Zaten sakinleşince bakışları vücudumda gezmeye başladı ve kafası dahada karıştı. Net bir şekilde gözünü karnımdan alamadığını farkettim. Kız biraz daha seyredebilmek için konuyu uzatmaya çabalıyordu. Ben de, “İstersen girip sen de bak, ben gürültü çıktığını farkedemiyorum.” dedim. Ürkek bir şekilde içeri girdi. Salonun bir köşesini spor için ayırmıştım. İçeri girince kapıyı kapattım ve salona geçtik. Makivara’da birkaç yumruk ve tekme gösterdim, gerçekten de çok az gürültü çıkarıyordu. Kız şaşırdı:
– Haklısın senin suçun yokmuş, özür dilerim, bağırmak istememiştim, ama seni bu halde görünce birden öyle davrandım! Ben Esra bu arada.
– Ben de Murat, memnun oldum. Keşke ilk gürültü olduğunda hemen gelip söyleseydin, bir çaresini bulurduk. Kimbilir ne zamandır bana gıcık olmuşsundur…
– Neyse önemli değil. Sen yalnız mı yaşıyorsun? Ailen buralarda değil galiba?
Aslında bu muhabbetin nereye gitmesi gerektiğini ikimiz de anlamıştık. Görev bana düşüyordu. Sevgilimin olmadığını, bir süredir iş güç ve spor dışında birşeyle uğraşmadığımı söyledim. Kız sohbeti olabildiğince uzatmak istiyordu, ama ben yarıda kestim: “Duşa girmem gerek, yarın bana yardım edermisin, burayı daha sessiz yapabiliriz belki?” dedim. “Tabii ki, ne zaman istersen! Sana numaramı vereyim hatta!” dedi. Ben duşa doğru yürüdüm. Ona dönüp: “Sen kendin çıkarsın. Terim kurumadan benim duşa girmem gerek.” dedim. Kız biraz duraklayınca, ben de, “İstersen bekle, çıkınca sohbete devam ederiz!” dedim. Sesi titreyerek, “Oluuur!” dedi.
15 dakika sonra duştan çıktım. Mutfakta çay demlemiş. Yanına havluyla gittim. Olabildiğince rahat davranıyordum ve onun iyice eli ayağına dolaşıyordu, ama birşey demeden gözlerini benden kaçırmaya çalışıyordu. Çok etkilendiğini artık saklamaması için hamlede bulunmam gerekiyordu. Bardakları almaya uzandığında tezgahla arama sıkıştrdım onu ve sanki yardım ediyormuş gibi bardakları ben aldım eline verdim. Nefesi kesildi ve titredi. Onun bu hali beni tahrik ediyordu, ama çok fazla ileri gitmek istemeyeceğini de tahmin edebiliyordum. Bu yüzden beklenti içine girmeden flört ediyordum. Tam o sırada dönüp dudaklarıma yapıştı. Öyle bir sevişmeye başladık ki, ne olduğunu anlayamadık bile. Onu kucakladım ve yatak odama götürdüm. Odaya girer girmez rahatsız oldu, “Gitmem gerek!” dedi ve toparlanıp gitti.
İki gün boyunca onu düşündüm. Karşılaşmadık. Aradım. Telefonu açar açmaz benim konuşmama izin bile vermemişti:
– Akşam gelebilirmiyim?
– Efendim??
– Akşam sana gelebilirmiyim?
– Oluuur!!
Spor yapmadım onu beklerken, kendimce hazırlık yaptım: müzik, şarap, güzel bir restorandan yemek bile sipariş ettim. 35 dakika sonra telefon etti, “Kapıyı açık bırak, ışık yakma!” dedi. Dediğini yaptım. Adeta içeriye uçarak girdi, kapıyı kapattı, derin derin nefes aldı ve bana bakıp gülümsedi ve sonra da koşup üstüme atladı. Deli gibi öpüşmeye başladık. Yatak odasının önünde, yerde sevişiyorduk. Benim üstümü çıkardı ve her yerimi öpmeye başladı. Çok zevk aldığını anlayabiliyordum, kendinden geçti. Ben de çok zevk alıyordum.
Boynuma kadar çıktığında götünü avuçladım ve sıkmaya başladım. İnlemeye başladı, iyice kendinden geçti. Üzerinde etek vardı, onu yukarı atıp tekrar avuçladım götünü, kuvvetlice sıka sıka okşuyordum. Bir yandan boynumu öperken, arkasından elimi tuttu ve götünün arasına götürdü ve o anda farkettim ki külot giymemişti. İşte tam o anda sikim kazık gibi oldu. Parmaklamamı istiyordu. Parmaklarım amına ulaştığında, ıslandığını farkettim. Arkadan ona dayandığımda Esra boşalmıştı bile. Amını parmaklamaya başladığımda ağzı açık inlemeye başladı, gözleri kaydı, kendini kaybetti. Çok zevk aldığı belliydi.
Sonra elimi tuttu durdurdu beni. Aşağı indi, sikimi istiyordu, çıkardı ve emmeye başladı. Aç kurt gibi sömürüyordu. Bu sefer ben kaymaya başladım. Onun enerjisi beni de baştan çıkarmıştı. Birazdan dudaklarıma uzanıp beni öptü ve “Sik beni olur mu, hemen!” diyebildi, nefes nefeseydi ve titriyordu. Onu altıma aldım kazık gibi yarağımı amının üstüne klitorisine basa basa sürtüyordum, o da kıvranıyordu, ama birşey diyemiyecek kadar ağzı kurumuştu. Soktum, hemde bir kerede. Normalde böyle birşey yapmam, ama onu kıvranırken görünce birden sokmak istedim. Öyle bir çığlık attı ki, kendisi de irkildi ve anında bana sarıldı, kıpırdamama izin vermiyordu. Biraz acısı geçince götümü avuçladı ve hareket etmemi sağladı. Artık sikiyordum. Bana hızlanmamı söylüyordu, “Hadi bebeğim, sik amımı, yak içimi, fışkırt amıma, sert yap, daha hızlı, sert ol, sik, doldur içimi!” diyordu.
Ben iyice zevke geldim bütün gücümle sikiyordum amını. İyice vıcık vıcık olmuştu. Kokusu beni daha da vahşileştirdi. Yarım saat kadar siktikten sonra onu sikime oturttum. Öyle sert oturup kalkıyordu ki, memeleri zıplıyordu. Sikime boşaldı, deli gibi titriyordu, kıvranıyordu, sikimden inmeden üstümü sırılsıklam yaptı. Üstüme attı kendini, bitmişti. Ama ben daha yeni başlıyordum, sporcu adamım ben, 1 saat seks bana yetmez ki!
Onu kucakladığım gibi koltuğun kenarına domalttım. Götünden sikeceğimi zannetti, ama ben ıslak amına girdim yine aniden. Kaçmak ister gibi bir hamle yaptı, ama belinden sıkı sıkı tutuyordum onu. Tekrar çekip dibine kadar soktum sikimi amının derinliklerine. Hızlı hızlı sikerken yine kasılmaya başladı. Boşalacağını farkettim, ama ben de nedeyse gelmek üzereydim. O tam boşalırken, ben de hızlandım. Patlamama ramak kala kıvranmaya başladı, ama bu sefer kaçamıyordu, çünkü ben de boşalabilmek için durmuyordum. Çığlık atarak boşalmaya başladı. Deli gibi sikiyordum. Sikim ıslanmaya başladı, o sırada ben de patladım. Ama ne patlama! Onun boşalmasıyla benimkiler birleşince, amından nehir akıyordu. Bayılmış gibi koltuğa bıraktı kendini. Ben de yanına yattım. Uyumuşuz.
Gecenin bir yarısı uyanmış. Acıkmış. Yanıbaşımızda hazırladığım masadakilerden yiyordu. Çıplaktı ve şahane bir güzelliği vardı. Mutlu görünüyordu, seks onu rahatlatmıştı. Ben de yanına gittim, birbirimizi beslemeye başladık. Bana, “Halen enerjin var mı?” diye sordu. Gülümsedim. Banyoya gidip geldi, eli arkasında birşey saklıyordu. Farkettim ki bu kremdi. Anlamamış gibi soran bir ifadeyle bakınca, “Aşkım beni götümden de sikmeni istiyorum!” dedi. Bunu duyunca birden azdığımı farkettim, sikim hareketlendi. Geldi ağzına aldı ve eme eme tekrar kaldırdı yarağımı. “Sakın amımı siktiğin gibi birden sokma, güçlü erkeğim, aşkım, olur mu?” dedi. Ben de başımı salladım.
Sikimi kremle ovaladı, 31 çekti biraz, sonra kremi bana verdi, yerdeki minderin üstüne yattı, götünü domaltarak. Götünün deliğine bolca krem sürdüm. Sikimi dayadım, ama çok dardı, girmiyordu, zorlamak ta istemiyordum. Kalktı ve beni yatırdı. Sikime oturmaya başladı. Çok uğraştı, sonunda başardı, sikimi götüme sokabildi. Yavaş yavaş alıştırıyordu, ama çok yoruldu. Tekrar ilk pozisyona yattı. Ben de üstüne çıkıp götüne soktum. Yarağımın sadece başı girmişti. Ben de üstüne yattım, sarıldım, sikişmeye başladık. Birazdan sikimin tamamı götünün içindeydi. Dizlerinin üstüne kalktı, Doggy (Köpekleme) pozisyonuda Esramın götünü sikiyordum. Muhteşem görünüyordu. Bu sefer çok dayanamadık. Götünün içine boşalırken, avuçladığımamından da yine sular geliyordu. Öylece yattık. Sabah uyandığımda gitmişti. Bir not bırakmıstı: Beni mahvettin 🙂
Evvelki gece yine sabaha kadar sikiştik, hem amını hem götünü defalarca siktim. Yarın akşam yine gelecek, ona bu yazıyı okutacam 🙂
Hepinize bol seksli günler dilerim!
[Murat]
15 Aralık 2013 admin
Komşu Sex Hikayeleri
No Comment